Nature Communications dergisinde yayımlanan bu kapsamlı araştırma, Uluslararası Uzay İstasyonu’na (ISS) yapılanlar da dahil olmak üzere 40’tan fazla uzay görevinden elde edilen verileri inceledi.
Çalışmanın bulguları, uzay koşullarının böbrek fonksiyonlarını önemli ölçüde değiştirebildiğini gösteriyor. Hatta Dünya’ya dönüş sırasında veya sonrasında diyaliz ihtiyacı bile ortaya çıkabiliyor.
UZAYDA BÖBREKLERDE YAPISAL DEĞİŞİKLİKLER VAR
Dr. Siew’in ekibi, derin uzay yolculuğunu simüle eden radyasyona maruz kalan hayvan deneyleri de dahil olmak üzere 20 çalışmayı analiz etti.
Bu, bugüne kadar uzaydaki böbrek sağlığı üzerine yapılmış en büyük çalışma olma özelliği taşıyor ve ticari astronotların sağlık verilerini de kapsıyor.
Araştırma, böbreklerin uzayda yapısal değişimlere uğradığını ve bunun kalıcı hasara yol açabileceğini ortaya koydu.
Çalışmada, astronotların yörüngede deneyimlediği mikro yerçekiminin, böbreklerdeki bazı tübüllerin büzülmesine neden olduğu vurgulandı.
Bu tübüller, kalsiyum ve tuz gibi temel minerallerin dengesini düzenlemede kritik rol oynuyor.
Ayrıca, uzay uçuşlarının böbrek taşı oluşumu riskini artırdığı da biliniyor; bu durum daha kısa görevlerdeki astronotlarda bile gözlemlenen bir sağlık sorunu.
KOZMİK RADYASYONUN UZUN VADELİ ETKİLERİ NELER
Alçak Dünya Yörüngesi’ndeki astronotlar Dünya’nın manyetik alanından kısmen korunsa da bu koruma, Mars yolculuğu gibi daha derin uzay görevleri için geçerli değil.
Araştırma, 2,5 yıla kadar kozmik radyasyona maruz kalmanın böbrek fonksiyonları üzerinde uzun vadeli bir etkiye sahip olduğunu buldu.
Dr. Siew, “Nispeten kısa uzay görevlerindeki astronotların bile böbrek taşı gibi sağlık sorunlarıyla karşılaştığını biliyoruz.” dedi.
Siew, bu sorunların kesin nedenlerinin henüz bilinmediğini ve Mars yolculuğu için planlanan daha uzun uçuşlarda böbrek sağlığı açısından ne gibi durumlarla karşılaşılacağının belirsiz olduğunu ekledi.
