TÜSİAD yönetimine yönelik yargı sürecinde yeni bir gelişme yaşandı.
Başkanlar hakkında ‘adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs’ suçundan yürütülen soruşturma tamamlandı.
İDDİANAME TAMAMLANDI
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca, hazırlanan iddianame tamamlandı.
İddianamede, şüpheliler Turan ve Aras’ın içeriğini bilmedikleri siyasi, hukuki, adli ve idari olaylar ile ilgili değerlendirmede bulundukları anlatıldı.
PEK ÇOK SORUŞTURMA VE SİYASİ OLAYDA ALGI OLUŞTURDUKLARI ORTAYA ÇIKTI
Hazırlanan iddianamede, şüpheliler Turan ve Aras’ın Bolu Kartalkaya’da meydana gelen ve 78 kişinin hayatını kaybettiği yangın olayı ile ilgili, depremlerle ilgili, Erzincan’ın İliç ilçesindeki altın madeninde oluşan heyelan ile ilgili, bazı belediye başkanları ile ilgili, belediye başkanlarının yerlerine kayyum atanması ile ilgili, Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ ile ilgili, menajer Ayşe Barım ile ilgili ve İBB’i görevinden uzaklaştırılan tutuklu başkanı Ekrem İmamoğlu ile ilgili hukuki konularda algı oluşturduklarını, toplumda endişe ve güvensizlik ortamının olduğunu, hukukun üstünlüğü ve bağımsız yargıya vurgu yaparak devam eden soruşturmalarda adil yargılanma ilkesi ve hukukun üstünlüğüne uyulmadığını söyledikleri kaydedildi.
KONUMLARINDAN FAYDALANARAK YANILTICI BİLGİLER YAYDIKLARI TESPİT EDİLDİ
Şüphelilerin Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne yönelik güven probleminin oluştuğunu söylediklerinin aktarıldığı iddianamede, yürütülen soruşturma ve tahkikatlarda yargı görevini yürüten savcı, hakim, bilirkişi ve tanıkların her türlü etkiden uzak olarak görevlerini yerine getirmelerini etkiledikleri, bu şekilde yargı görevi yapanların kamuoyu karşısında yansızlığını koruyabilmesini de engelledikleri, soruşturma veya yargılamaya konu uyuşmazlıkla ilgili kanıtların değerlendirilmesi ve vicdani kanaatin oluşturulmasını her türlü etkiden arınmış bir ortamda gerçekleşmesini engelledikleri, ayrıca telkin ve yönlendirici mahiyetteki yanıltıcı ve yanlış içerikli bilgileri ekonomi alanında bulunduğu konumu, kariyeri ile birçok üyesi bulunan derneğin başkanlık makamında bulunmasından sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle gerçekleştirdikleri belirtildi.
SÖZLERİ, DÜŞÜNCE VE İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ SINIRLARINI AŞTI
İddianamede, şüpheliler Turan ve Aras’ın sözlerinin düşünce ve ifade özgürlüğü açıklama sınırlarını aştığı, sözlerinin haber ya da bilgi verme hakkı kapsamında değerlendirilmesinin mümkün olmadığı, hukuksuzluk ve güven problemi olduğuna ilişkin kamu barışını bozan bilgiler verdikleri, hukuki konularda yargı görevlerini yapanları manipüle etmek amacıyla gerçeğe aykırı ve yanıltıcı bilgiler verdikleri, öte yandan toplumun barış esasına dayalı hukuki güvenlik zemininde ülkede yaşadıklarına dair duyguyu zedeledikleri aktarıldı.
ADLİ PARA CEZASI TALEP EDİLDİ
Hazırlanan iddianamede şüpheliler Mehmet Ömer Arif Aras ve Orhan Turan’ın zincirleme şekilde ‘adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs’ 50 günden az olmamak üzere adli para cezasına çarptırılması talep edildi.
İddianame, Turan ve Aras’ın İstanbul 28.Asliye Ceza Mahkemesi’ne gönderilen ve haklarında zincirleme şekilde ‘halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yaymak’ suçundan 1 yıl 10 aydan 5 yıl 6 aya kadar hapis cezasına çarptırılması talep edilen dava dosyasıyla irtibatlı olduğu gerekçesiyle aynı mahkemeye gönderildi.