Türkiye’dekitapokuma oranlarının düşüklüğü, kültürel bir kriz haline geldi. Dijital ekranların baskılanması, ekonomik zorluklar ve yayıncılık sektöründeki istikrarsız sorunlar, kitapsız bir nesil tehlikesini her geçen gün daha da artırıyor.
Türkiye’de kitap okuma oranlarının depolanmasıne dikkat ettiğimizde kültürel bir krizin yaşandığını ifade etmek gerekiyor. Bununla beraber Türkiye’de kitapsız bir nesil yetişiyor. 2024 yılına göre 15 yaş ve üzeri hiç kitap okunmuyor.
MEB’in (Milli Eğitim Bakanlığı) 2023 yılı ise durum daha fazla bilgi veriyor: İlkokulda okuma oranları yüzde 25 iken, ortaokulda yüzde 8’e, lisede ise sadece 1,01’e ulaşıyor. Türkiye’de ortalama sadece 7.2 kitap okunuyor.
Teknolojinin son zamanlardaki yükselişi malum. Bu değişime toplum olarak çok çabuk adapte olduk. Vaktimizin büyük bir kısmını evde, okulda, otobüste kısaca her yerde elektronik cihazlar almakta.
NE YAPMALI…
Aile, okul, arkadaş ve iş ortamlarında okur yazar ilişkisi bulunmaması bu durumun en büyük etkenlerinden biridir. İnsan yapısı gereği örnek alır, ders çıkartır, toplumsal hareket eder. Örnek teşkil edecek unsur bulunmaz ise bundan haberdar olmayacağı için kitaba daha zor ulaşacaktır.
Kitap gönderimlerinde indirimi, ulusal yaygınlık bir okuma seferberliğine dönüştürülebilir. Gezici Kitap Kutuları, yazarlarla dijital etkileşimi sağlayan QR kodlu içerikleri ve yerel yönetimlerin desteğiyle kırsal kitaba erişim imkânı sağlayabiliriz.
Kitap okumanın öneminin aile ve kurumlar tarafından daha fazla anlatılması, buna yönelik etkinliklerin yapılması sonucu değiştirebilir.
Çeviri kalitesi bu düzeyde olan kitaplar, yeni başlayanları özellikle kitaptan soğutur. Tam kitap akıcı bir şekilde devam ederken cümle anlamsız kesilir ya da kelime olay akışını bozar. Bu durum çekirdek çitlerken 1 tanesinin çürük olması ve ağzınızın tadını bozmasıyla eş değerdir.
YANLIŞ KİTAP SEÇİMİ
Kitap okumaya karar verdiğimizde önce hangi türleri sevdiğimize karar vermeliyiz. Aksi takdirde kitaptan soğuyacağımız için devamlılığı gelmeyecektir.
Okuduğumuz kitabın dilini anlayamamak kitaba olan ilgimizi azaltır. Anlamını bilmediğimiz kelimeler, betimlemeler aynı paragrafı defalarca okutturur. Sonunda kitap terk edilir.