Trump ve Netanyahu’nun Planlanan Basın Toplantısı İptal Oldu
Son dakika gelişmesi olarak, ABD Başkanı Donald Trump ile İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu arasında yapılması beklenen ortak basın toplantısı iptal edildi. Beyaz Saray kaynakları tarafından doğrulanan bu bilgi, dünya genelindeki medya organları tarafından hızla yayıldı. Planlanan toplantının saatinin TSİ 21.30 olduğu biliniyordu. Ancak, Trump ve Netanyahu’nun yalnızca Oval Ofis’te, sınırlı bir gazeteci grubuyla gerçekleştireceği kapalı bir oturumda basın mensuplarının sorularını yanıtlayacakları açıklandı. Bu durum, uluslararası kamuoyunda merakla beklenen açıklamaların gerçekleşmeyeceği anlamına geliyor.
Ziyaretin Detayları
Netanyahu’nun Washington’a resmi temaslarda bulunmak üzere gidişi, önemli bir diplomatik olay olarak dikkat çekiyor. İsrail medyasına yansıyan haberlere göre, Netanyahu’nun pazartesi günü Beyaz Saray’da Trump ile bir araya gelmesi bekleniyordu. Yedioth Ahronoth ve Jerusalem Post gibi önde gelen yayın organları, bu ziyaretin ardından her iki taraftan yetkililerin de katılacağı geniş kapsamlı bir toplantının planlandığını bildirdi. Toplantıda, Trump’ın Orta Doğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff’un da yer alması bekleniyor. Bu durum, iki ülke arasındaki meselelerin derinlemesine ele alınacağını gösteriyor.
Netanyahu’nun ziyareti kapsamında, ABD Hazine Bakanı Scott Bessent ile ayrı bir görüşme gerçekleştireceği kaydedildi. Bu görüşmede, ABD’nin İsrail ithalatına yönelik uygulamaya koymayı planladığı gümrük tarifeleri gibi ekonomik konular gündeme gelecek. Ekonomik ilişkilerin yanı sıra, bölgedeki güvenlik meseleleri ve jeopolitik durum da bu toplantılarda tartışılacak.
UCM Tutuklama Kararına Rağmen Diplomatik Tur
Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin (UCM) hakkında tutuklama kararı çıkarmasına rağmen Netanyahu, diplomasi trafiğini sürdürmekte kararlı gözüküyor. Geçtiğimiz günlerde Macaristan’a yaptığı resmi ziyarette, Başbakan Viktor Orban ile bir araya gelmişti. Orban, bu basın toplantısında dikkat çekici bir açıklama yaparak, başbakanlığının ilk döneminde UCM’ye katılma kararına imza attığını ancak artık Mahkeme’den ayrılmayı desteklediğini duyurdu. Bu durum, Netanyahu’nun uluslararası alandaki ilişkilerini nasıl sürdürdüğünü ve destek bulma çabalarını gözler önüne seriyor.
Netanyahu, Macaristan’ı Avrupa’da İsrail’in tutumunu anlayan nadir ülkelerden biri olarak nitelendirip, Orban’a “dostum” diyerek teşekkür etti. Bu tür diplomatik ilişkilerin güçlenmesi, Netanyahu’nun uluslararası alandaki konumunu güçlendirebilir. UCM, 21 Kasım 2024’te, Gazze’de işlenen savaş suçları ve insanlığa karşı suçlar nedeniyle Netanyahu ve dönemin Savunma Bakanı Yoav Gallant hakkında tutuklama emri çıkarmıştı. Bu karar, Netanyahu’nun uluslararası arenada daha dikkatli adımlar atması gerektiğini gösteriyor.
Trump: “Sorunu Ticaretle Yatıştırmaya Çalışıyoruz”
Washington’a dönüş yolunda Air Force One’da basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Trump, Netanyahu ile yapacağı görüşmenin içeriğine dair ipuçları verdi. Bir muhabirin gündem sorusuna verdiği yanıtta, “Ticaret hakkında konuşacağız. Ve elbette bariz bir konu var. O konunun ne olduğunu hepiniz biliyorsunuz. Biz sadece ticaret yoluyla tansiyonu düşürmeye çalışıyoruz.” şeklinde ifadelere yer verdi. Bu açıklama, ABD’nin bölgedeki ekonomik ilişkileri güçlendirme çabalarının altını çizerken, gerginliğin düşürülmesi için ticaretin bir araç olarak kullanılabileceğini öne sürüyor.
Trump, “Şu anda Orta Doğu’da bastırılması gereken çok fazla şey var” diyerek bölgedeki gerginliğe dikkat çekti. Eski Başkan, geçmişte ABD’nin Orta Doğu ve İran’la herhangi bir sorunu olmadığını iddia ederek, 7 Ekim olaylarının İran kaynaklı olduğunu öne sürdü: “İran’ın o dönem parası yoktu, kimseye yardım edemiyordu. Şimdi ise çok fazla paraları var. Ne olacağını hep birlikte göreceğiz.” Bu açıklamalar, Amerikan yönetiminin İran ile olan ilişkilerine dair bir perspektif sunuyor.
Hatırlanacağı üzere Trump, ikinci başkanlık dönemine ocak ayında yemin ederek başlamış ve şubat ayında Netanyahu’yu Beyaz Saray’da ağırlamıştı. Bu son ziyaret, ikili arasındaki ikinci yüz yüze buluşma olacak. İki lider arasındaki ilişkilerin nasıl evrileceği ve uluslararası alandaki etkilerinin ne olacağı merakla bekleniyor. Diplomatik ilişkiler, her iki ülke için de büyük önem taşıyor ve dünya genelinde yankı uyandıracak gelişmelere yol açabilir.
