Fizik Tedavi Uzmanından Okçuluk Tutkusuna: Senem Çelik’in Yolculuğu
44 yaşındaki Senem Çelik, Bursa’da bir fizik tedavi ve rehabilitasyon merkezinde uzman fizyoterapist olarak görev yapmaktadır. Oğlunun Türk tarihine olan derin merakını keşfettiği geleneksel okçuluk sporuna, destek olma amacıyla adım atan Çelik, kendini bu sporun içinde buldu. 13 yaşındaki oğlu Kayra Yolcular’ı bu alanda desteklemek için ok atmaya da başlayan Çelik, kısa sürede bu sporda antrenörlük seviyesine ulaştı ve tutkusu haline gelen okçulukla birlikte yeni bir yolculuğa çıktı.
2021 yılında Akıncılar Geleneksel Okçuluk Spor Kulübü’ne katılarak okçuluk serüvenine ilk adımını atan Senem Çelik, bir yıl boyunca düzenli eğitim aldıktan sonra önce 1. kademe, ardından 2. kademe antrenörlük belgelerini alarak profesyonel bir yolculuğa adım attı. Şu anda hem lisanslı sporcu olarak çeşitli yarışmalara katılmakta hem de eğitim almaya devam etmektedir. Tüm bu süreçte, oğluna hem yol arkadaşı hem de antrenörlük yaparak destek olmaktadır.
Engelli Bireyler İçin Okçuluğu Erişilebilir Kılmak
Fizyoterapist kimliğiyle engelli bireylerin hayatına dokunan Çelik’in en büyük hedefi ise bu sporu daha kapsayıcı bir hale getirmektir. Okçuluğu rehabilitasyon süreçlerine entegre ederek, engelli çocukların hem fiziksel hem de zihinsel gelişimlerine katkı sunmayı amaçlamaktadır. “Engelli bireyleri spora dahil etmek, sadece fiziksel değil, duygusal olarak da onları güçlendiriyor. Amacım, onların da okçulukla tanışmasını sağlamak ve bu sporu onlar için ulaşılabilir kılmak.” diyen Çelik, mesleki ve sportif bilgisini birleştirerek bu alanda öncü olmayı hedefliyor.
Evde Anne, Sahada Rakip
Annesiyle aynı yolda yürüyen Kayra Yolcular ise, tarihe olan ilgisini pratiğe dökmekten ve bu süreci annesiyle paylaşmaktan oldukça memnun. “Küçükken mehter marşlarıyla başladım, sonra dizilerle birlikte tarih ilgim büyüdü. Şimdi en büyük rakibim annem. Onu geçmek istiyorum.” sözleriyle hem gülümsetiyor hem de sağlıklı bir rekabetin altını çiziyor.
İkilinin bu özel bağını anlatan Senem Çelik, gülümseyerek şöyle ifade ediyor: “Evde oğlum, sahada sporcum… Ama annesini antrenör olarak görmek bazen zor oluyor. Yine de birlikte çalışıyor, birlikte gelişiyoruz. Bu yolculuk sadece okçuluk değil; hem aile bağlarımızı güçlendirdi hem de bize bambaşka bir perspektif kazandırdı.” Senem Çelik, spordaki ilk yıllarında Bulgaristan’ın Varna kentinde düzenlenen uluslararası yarışmada sekizincilik elde ederek, bu alandaki yeteneğini ve kararlılığını da kısa sürede kanıtlamış oldu.
