Trabzon kırsalında, ilerleyen yaşlarına ve fiziksel yorgunluklarına rağmen topraktan kopamayan dedeler, yaz-kış demeden günlerinin büyük kısmını bahçelerde ve tarlalarda geçiriyor.
Fındık yetiştiriciliğinin yanı sıra kivi bahçeleri, fasulye, mısır ve patates tarlalarında emek veren bu yaşlı çiftçiler, üretkenliğin yaşla sınırlı olmadığını adeta kanıtlıyor.
Toprağa olan bağlılıklarıyla dikkat çeken bu dedeler, azimle çalışmaya devam ederek hem çevrelerine hem de gelecek kuşaklara örnek oluyor.
BOŞ ZAMANLARINI DEĞERLENDİRİYORLAR
Çiftçiliği bir yaşam tarzı haline getiren 86 yaşındaki Ömer Balcı, 43 yıl 6 ay öğretmenlik yaptıktan sonra emekli olduğunu belirtti. Emekliliğinin ardından Akçaabat ilçesine bağlı Kuruçam Mahallesi’ne yerleşen Balcı, burada yenilikçi tarım yöntemlerine yönelik bir projeye katıldığını ifade etti.
Bu proje kapsamında kendi kivi bahçesini kurduğunu aktaran Balcı, “Emekli olduktan sonra boş zamanlarımı değerlendirmek için bu tür işlerle uğraşıyorum. Maddi bir kazancı yok, ama komşulara ve çevremdekilere veriyoruz” dedi. Kivi haricinde fındık, fasulye, patates, biber, patlıcan ve kara lahana gibi ürünlerin bulunduğu 15 dönümlük bir arazide çalıştığını belirten Balcı,
Çocuklarım da bana yardımcı oluyor. Ben de onlara rehberlik etmeye çalışıyorum. ‘Toprak anadır’ derler; onu en iyi şekilde değerlendirmeye çalışıyoruz. Boş zamanlarımızda toprakla uğraşıyoruz
şeklinde konuştu.
Balcı, bahçesindeki işleri kendisini yormadan ve yavaş yavaş yapmayı tercih ettiğini vurgulayarak,
Yapmak hoşuma gidiyor. Gençlerin de çalışması gerekiyor. Boş durmamak lazım. Kahvehane köşelerinde oturmaktansa, tarım veya diğer meslek alanlarında herkesin kendi yeteneklerine uygun bir işte çalışması önemli
ifadelerini kullandı.
“TOPRAKLA UĞRAŞMAKTAN ZEVK ALIYORUM”
Akçaabat ilçesinin Akçaköy Mahallesi’nde yaşayan 80 yaşındaki Ahmet Ekici, yurt dışında emekli olduktan sonra memleketine dönerek tarıma yöneldiğini ifade etti. Fındık başta olmak üzere fasulye, patates ve mısır bahçeleriyle ilgilendiğini belirten Ekici, “Severek yapıyorum, ancak yaş ilerledikçe yürümekte zorluk çektiğimde canım sıkılıyor” dedi.
Toprakla çalışmaktan büyük bir zevk aldığını vurgulayan Ekici, “Topraktan asla vazgeçmiyoruz. Toplamda 25 dönümlük bir bahçemiz var. Ayrıca elma, armut ve üzüm bahçelerimiz de mevcut. Çalışmayı seviyorum” şeklinde konuştu.
“ALLAH’A ŞÜKÜR, İHTİYACIMIZ OLAN HER ŞEYİ YETİŞTİRİYORUZ”
Akçaabat ilçesinin Alsancak Mahallesi’nde örnek bir kivi bahçesi işleten 75 yaşındaki Selahattin Sönmez, 2006 yılında emekli olduktan sonra tarıma yöneldiğini belirtti. Kivi yetiştirme tutkusu ile yola çıktığını anlatan Sönmez, “Allah’a şükür, bağ ve bahçede ihtiyacımız olan her şeyi yetiştiriyoruz,” dedi.
Teknolojik imkanların tarımda büyük kolaylıklar sağladığına dikkat çeken Sönmez,
Burada 2 dönümlük bir kivi bahçesi kurdum. 80 adet meyve ağaçım var. 2007-2008 yıllarında diktik ve şükürler olsun, 10 yıldır meyve veriyorlar. Bir dipten 50-60 kilogramdan 100 kilograma kadar ürün alıyorum
şeklinde konuştu.
Bahçesinin tüm işlerini kendisi yürüttüğünü ifade eden Sönmez, kivi dışında fındık, domates, limon, portakal, biber ve patlıcan gibi çeşitli sebze ve meyveler de yetiştirdiğini aktardı.
Çiftçiliği yaşam biçimi haline getirdiğini vurgulayan Sönmez,
Bu işi severek yapıyorum. Bir işi sevmezsen, onu yapamazsın ve keyif de alamazsın; o sana zor gelir. Tüm arkadaşlara tavsiye ediyorum. Gücü yeten herkes, ister bahçe, ister hayvancılık, ister çiçekçilik yapsın. Yeteneklerine ve güçlerine göre bir şeyler yetiştirsin
diyerek sözlerini tamamladı.
“YAŞLI ÜRETİCİLERİMİZDEN DAHA İYİ VERİM ALIYORUZ”
Akçaabat Ziraat Odası Başkanı Mustafa Hikmet Eyüpoğlu, genel olarak kayıtlı çiftçilerinin çoğunluğunun 50 yaşın üzerinde olduğunu, ancak 75, 80 ve hatta 86 yaşındaki üreticilerin de bulunduğunu belirtti.
Trabzon’un arazi koşullarının makineli tarıma uygun olmadığını vurgulayan Eyüpoğlu,
Üreticilerimize gerekli eğitimleri vererek daha profesyonel ve kaliteli üretim yapmalarını sağlamaya çalışıyoruz. Yaşlı üreticilerimizden aldığımız verim genellikle daha iyi. Çünkü başka yapabilecekleri pek bir iş yok; tamamen toprağa kendilerini adamış durumdalar
dedi.
Eyüpoğlu, mühendis arkadaşlarıyla birlikte, bahçelerde uygulamalı eğitimler düzenleyerek ve çeşitli projelerle çiftçilere destek vermeye devam ettiklerini ve bu sayede kaliteyi artırmayı hedeflediklerini sözlerine ekledi.