Antalya’nın Kepez ilçesinde bulunan bir ortaokul, yalnızca müfredata dayalı klasik eğitimin ötesine geçerek öğrencilere yaşamla iç içe bir öğrenme ortamı sunuyor. Okulda hayata geçirilen projeler sayesinde çocuklar, sanattan spora, doğa sevgisinden üretim becerilerine kadar birçok alanda deneyim kazanıyor.
“Okulda Çiftlik Var” projesi kapsamında okul bahçesine kurulan kümeste 50’ye yakın tavuk her gün öğrenciler tarafından besleniyor ve yumurtaları toplanıyor. Ayrıca, öğrenciler iki cüce keçinin bakımını da üstleniyor. Okulun serasında her sınıfa ayrılmış özel ekim alanlarında domates, biber, salatalık gibi sebzeler yetiştiriliyor. Bu ürünler, öğretmenlerin rehberliğinde düzenlenen mutfak atölyelerinde yöresel tariflere dönüştürülüyor. Böylece öğrenciler, hem tarım hem de hayvancılık konusunda temel üretim bilgilerine sahip oluyor.
MUSLUK TAMİRİ, LAMBA DEĞİŞİMİ, MATKAP KULLANIMI
Okulun farklı atölyelerinde öğrenciler yaşamın her alanına dokunuyor. Seramik atölyesinde çamurdan vazo, testi ve süs objeleri şekillendiren öğrenciler, seramik fırınında pişirdikleri ürünleri boyayarak tamamlıyor. Yaşam becerileri atölyesinde ise damlayan muslukları onarmaktan, lamba değiştirmeye, çamaşır yıkamaktan ütü yapmaya kadar pek çok günlük yaşam pratiği kazandırılıyor.
HER ÖĞRENCİ BİR ENSTRÜMANA DOKUNUYOR, KODLAMA ÖĞRENİYOR
“Her Öğrenci Bir Enstrüman Çalabilmeli” sloganıyla kurulan müzik atölyelerinde piyano, keman, ney ve gitar dersleri veriliyor. Teknolojiyle de iç içe olan öğrenciler, robotik kodlama atölyesinde 3D çizim, drone tasarımı ve uçurma gibi eğitimler alırken, ahşap atölyesinde model uçaklar, oyuncak arabalar ve satranç taşları üretiyorlar.
Fiziksel gelişim de unutulmamış. Okuldaki açık ve kapalı spor alanlarında futbol, voleybol, basketbolun yanı sıra okçuluk, karate, tekvando ve kick boks gibi branşlarda eğitimler veriliyor.
“ÜRETEN ÇOCUK MUTLU ÇOCUK” ANLAYIŞIYLA EĞİTİM
Okul Müdürü Doç. Dr. Yavuz Selim Bayburtlu, 1063 öğrenci ve 81 öğretmenle birlikte yürütülen bu özel eğitim modelinde klasik okullardan farklı bir yol izlediklerini belirtiyor. Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli’ni aktif şekilde hayata geçirdiklerini anlatan Bayburtlu, şöyle konuştu:
Amacımız yalnızca akademik bilgi aktarmak değil; aynı zamanda çocuklara yaşam becerileri kazandırmak. Her ay temaya özel seramik ürünler yapılıyor, seramikler fırınlanıp boyanıyor. Kütahya’dan özel çamur getiriyoruz. Öğrenciler bir şey ürettiklerinde gözlerindeki mutluluğu görebiliyorsunuz. Müzik, tamirat, yemek yapımı, hayvan bakımı gibi alanlarda aktif öğrenim gerçekleşiyor. Çiftlik projemizle çocuklar üretimi tanıyor, doğaya ve hayvanlara daha duyarlı bireyler olarak yetişiyor.
“SABAH OKULA GELİNCE İLK İŞİMİZ TAVUK VE KEÇİLERİ SEVMEK”
Öğrenciler de bu özgün eğitim modelinden büyük keyif alıyor. 13 yaşındaki Berrak Nisa Küçükler, robotik kodlama atölyesine olan ilgisini şu sözlerle dile getiriyor:
Seramızda yetiştirdiğimiz sebzeleri taze taze yemek çok güzel bir his. Okula geldiğimizde önce tavukları ve keçileri seviyoruz. Gün içinde seramikten güzel şeyler yapıyoruz, ahşapla çalışmak da çok eğlenceli.
Bir diğer öğrenci Hiranur Merde ise çiftlikte geçirdiği zamanı şöyle anlatıyor:
Kendimi bazen gerçekten bir çiftlikte gibi hissediyorum. Tavuklardan yumurta toplamak en sevdiğim şeylerden biri. Okuldaki bu atölyeler sayesinde derslerde daha hevesli oluyorum.
Kepez’deki bu ortaokul, sadece derslerde başarılı bireyler değil; aynı zamanda üretmeyi bilen, doğaya duyarlı, çok yönlü ve özgüveni yüksek bir nesil yetiştirme hedefiyle eğitim anlayışına yepyeni bir boyut katıyor.