Muğla’da Esnaflık Yapan Tuğçe K.’nın Yaşadığı Korkutucu Süreç
Muğla’da bir esnaf olarak çalışan Tuğçe K., son dönemde yaşadığı bir olay nedeniyle büyük bir tedirginlik içinde. Sevgilisi M.C. ile birlikte, M.C.’nin eski kız arkadaşı olan E.G. tarafından uzun süre rahatsız edildiğini belirtiyor. E.G.’nin, Tuğçe K. ve sevgilisi M.C. hakkında asılsız iddialarda bulunduğu ve onları çeşitli şekillerde taciz ettiği iddiası, bu olayın merkezini oluşturuyor. Psikolog olan E.G.’nin, kişisel verileri kanuna aykırı bir şekilde ele geçirdiği ve Tuğçe K.’yı tehdit ettiği iddiaları, durumun ciddiyetini gözler önüne seriyor.
Uzaklaştırma Kararı ve Ses Kayıtları
Tuğçe K., E.G.’nin kendisine yönelik tehditleri ve hakaretleri sonucunda hukuki yola başvurarak suç duyurusunda bulundu. Mahkeme, E.G. hakkında bir uzaklaştırma kararı verdi. Olayın ciddiyetini kanıtlamak amacıyla, Tuğçe K. ve M.C. tarafından alınan ses kayıtları mahkemeye delil olarak sunuldu. Bu kayıtlarla E.G.’nin, Tuğçe K. ve M.C.’yi nasıl rahatsız ettiğini ve tehdit ettiğini açıkça ortaya koyuyor.
“Büyü Yaptırdığımı İddia Ediyor”
Tuğçe K., yaşadığı sürecin kendisi için son derece zorlayıcı olduğunu ve E.G. ile olan ilişkisini net bir şekilde tanımlamakta zorlandığını belirtiyor. E.G.’nin, Tuğçe K.’ya yönelik akıl almaz asılsız iddialarda bulunduğunu vurgulayan Tuğçe, şöyle diyor: “Bakanlıkta çalışan E.G., M.C.’ye platonik bir aşkla bağlı olduğunu söylüyor. Bana büyü yaptırdığımı, gizli bir ajan olduğumu ve istihbaratın beni araştırdığına dair iddialarda bulunuyor.”
Tuğçe K.’nın, E.G.’nin kendisi hakkında ortaya attığı bu asılsız iddialar, sadece psikolojik bir taciz değil, aynı zamanda kişisel güvenliğini tehdit eden bir durum haline gelmiş. “Tedbir Amaçlı Uzaklaştırma Kararı Aldık” ifadesi, Tuğçe K.’nın bu sürecin ne kadar ciddi olduğunu anlamış olduğunun bir göstergesi.
Can Güvenliğinden Endişe Duyuyor
Tuğçe K., E.G. hakkında başlatılan adli soruşturmanın devam etmesi nedeniyle çalıştığı kurum tarafından henüz herhangi bir işlem yapılmadığını belirtiyor. Bu durum, onun kendisini son derece savunmasız hissetmesine yol açıyor. “Kendimi çok korunmasız hissediyorum. Başıma daha ne gelmesi gerekiyor, bilmiyorum. Yetkililere sesleniyorum; can güvenliğim tehlikede!” ifadeleri, onun içinde bulunduğu zor durumu net bir şekilde yansıtıyor.
E.G.’nin Kişisel Verileri Ele Geçirmesi
Tuğçe K., E.G.’nin kişisel verilerini nasıl ele geçirdiği konusunda da endişeleri olduğunu belirtiyor. “Otel kayıtlarım, yurt dışı giriş çıkışlarım ve iş yerimdeki çalışanların sigorta bilgileri gibi özel bilgilerime nasıl ulaşıp bunları yaymaya devam ediyor?” diyerek yaşadığı korkuyu dile getiriyor. Bu durum, sadece Tuğçe K. değil, çevresindeki herkes için endişe verici bir hal alıyor.
E.G.’nin, Tuğçe K. ve M.C. arasındaki ilişkiyi bozmak için her türlü çirkin yolu denediğini ifade eden Tuğçe K., “Bunun amacı, işime ve itibarımı zedelemek, erkek arkadaşımı benden ayırmak,” diyerek durumu açıklıyor. E.G.’nin, M.C.’ye yönelik yaptığı tehditler ve baskılar, Tuğçe K.’yı derinden etkiliyor.
Soruşturma sürecinin devam etmesine rağmen, E.G. suçlamaları kabul etmiyor. Ancak Tuğçe K.’nın elinde, E.G.’nin suçunu kanıtlayan ses kayıtları bulunuyor. Bu durum, durumu hem hukuki hem de psikolojik açıdan daha da karmaşık hale getiriyor.
Bu olay, sadece bireysel bir sorun olmanın ötesine geçerek, toplumda yaşanan psikolojik baskıların ve kişisel verilerin korunması konusundaki eksikliklerin de gözler önüne serilmesine neden oluyor. Tuğçe K. ve M.C.’nin yaşadığı bu durum, benzer sorunlarla karşılaşan birçok insan için de bir farkındalık oluşturabilir. Olayın ilerleyişi, hem hukuki süreçlerin hem de toplumsal bilinçlenmenin ne denli önemli olduğunu bir kez daha hatırlatıyor.