Baykar Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Bayraktar, Başkent Kulisi Özel yayınında açıklamalarda bulundu.
Selçuk Bayraktar “bağımsızlığımız için çok kritik”
Bayraktar’ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
Artık bu bir tsunami ama daha iyi anlamda. Teknolojik kuşatmaya maruz kaldığımız her anlamda. Bunun yanında kardeş coğrafyalara da ilham verecek. Teknolojinin festivali olur mu sorusunu sormak mümkün. Müzik festivalleri, sinema festivalleri var. Ülkemizde futbol festival edasıyla takip ediliyor. Bizler için de bu festivali düzenlerken aynı soru gerçekliydi. Beklediğimizden çok daha büyük rağbet gösterildi. Milletimiz bu dip dalgaya destek verdi. Elbette ülkemiz, medeniyetimiz adına umutlarımızı her yıl yeşertiyor. Binlerce gönüllüsü, 140’tan fazla paydaşıyla burada inanılmaz bir motivasyon görüyorsunuz. Adeta insanlar, ‘bizler çektik, bizden sonraki nesiller hak ettiği yere gelsin, milletimiz medeniyetler yarışında hak ettiği kulvarda olsun’ anlayışıyla yaklaştılar. Bir çocuk gelsin, bir uçağa dokunsun, belki ülkemizin uzay programını inşa edecek o çocuğa ulaşmak için seferber oldular. Sizler de sağ olun ilk yıldan itibaren paydaşımız oldunuz. Şükranlarımı sunuyorum.
“TEKNOFEST SOSYAL DÖNÜŞÜM RÜZGARI”
Roket yarışmamız var. İleri düzey iniş bir yarışma. Dünyada sadece ABD’de düzenleniyor. Elbette Türkiye uzayda hak ettiği yerde değilken Allah’a şükür bugün dünyaya damga vuracak markaları var ülkemizin. Baykar, dünyanın en büyük insansız hava aracı şirketi. Uzayda da bir iddia yükseltiyor ülkemiz. Roket yarışmalarına binlerce öğrenci katıldı. Acaba ne kadarı Roketsan’a, hava savunma silahları ve uydu araçlarına istihdam oldular dedik. Bir kere başvuru kalitesini çok artırdı. Bir müzisyen 20 yaşından sonra konservatuvara gittiğinde, ufacık yaşta başlayan kişiyle fark olacaktır. Kendi hikayemde de benzer bir şey var. Ben ufacık yaşta babam sayesinde merak saldım. Bir daha hiç kanımdan çıkmadı adeta. Biz, benzer hikayeleri inşa etmek istedik. İmkanı olmayan çocuk bile gelsin, bir uçağa dokunsun diye köylerden binlerce çocuğumuzu Teknofest alanına getiriyoruz. Belki ailelerinin imkanıyla gelemezlerdi, bunu da Baykar olarak üstleniyoruz. Teknofest sosyal dönüşüm rüzgarı. En gencinden en yaşlılsına bir rüzgar.
TÜRKİYE’NİN ÇELİK KUBBESİ NE ZAMAN DEVREYE GİRECEK?
Benim bilgim dahilinde daha yeni nesil modern bir sistem olacak. Türkiye’nin hava savunmasına bakarsak, biz milli silahlarımızı geliştirdik ve kademe kademe geliştirmeye geliştiriyoruz. Ama henüz bunların büyük kısmını sahada kullanmaya başlamadık. Türkiye, havacılıkta da hava savunma sistemlerinde de akamete uğramış bir seyrin hikayesini yaşıyordu. Hava savunma sistemleri adım adım gelmeye başladı. Biz, 20 sene öncesine döndüğümüzde yüzde 85 oranında yurt dışına muhtaç olan bir ülkeydik. Bütün kaynaklarımız yurt dışına gidiyorduk. Bugün kendi projelerimizi dünyaya ihraç eden bir Türkiye’den bahsediyoruz. Bugün itibariyle hava savunma sistemimiz, bugünkü tehdit açısından yeterli düzeyde değil. Ama ilmimiz ve bu alandaki çalışmalarımız; ROKETSAN, ASELSAN çalışıyor. TÜBİTAK’ın da çalışmaları var. Çalışmalar devam ediyor.
(Türkiye’nin dışarıdan yan gözle bakılamayacak bir ülke haline gelmesi ne kadar sürer?) Düşünün ki karşıdan size bir mermi geliyor, siz onu vurmaya çalışıyorsunuz. Çok zor. Hele manevra yapan bir mermiyse daha zor. Dolayısıyla sadece hava savunma silahları açısından değil uzun menzilli balistik füzeler asıl caydırıcı unsurlar. Çünkü karşı taraf bunu bildiğinde bu kadar kolay atmayacaktır.
2026’DA 10’DAN FAZLA KIZILELMA GÖK VATAN’DA OLACAK
Akıncı 10 ülke, Bayraktar TB-2 24. İnşallah Kızılelma daha fazla. Kızılelma’nın seri üretimi başladı. Bir araç ürettik. 2026’da daha yüksek üretim hedefliyoruz, 10’un üzerinde.
Kızılelma’nın bütün bileşenleri Türkiye’de yapılıyor, sadece jet motoru Ukrayna’dan geliyor. O konuda da çalışmalarımız var. Birkaç yıl yurt dışına bağımlı olacağız. 5-6 yıl içinde birkaç tip motor olacak Kızılelma’da. İnsanı sürekli eğitimden geçirmeniz lazım. İnsansız hava uçağı öyle değil.
Satrançta dünyanın en iyi oyuncusunu bilgisayar 20 sene önce yendi. O adamı 40 yılda yetiştirdiniz, o makine bir defa yapıldı. Düşünün ki Kasparov’u yetiştirmek 40 yıl sürüyorsa, o yazılım saniyeler sürüyor. Yazılıma öğrettiğiniz zaman bir sürü pilotunuz oluyor.
“BAĞIMSIZLIĞIMIZ İÇİN ÇOK ÖNEMLİ”
Bizim attığımız uydular küresel konumlama sistemi olacak. Buraya gelirken telefonunuzu kullandınız. Navigasyon sistemini kullanıyorlar. Hem yerli, milli olacak. Hem hassas olacak hem çok daha ucuza mal edilecek. Hem de dost ve kardeş coğrafyalarla beraber kullanmış olacağız. Biz, bunu kendi kaynaklarımızla geliştiriyoruz. Bu teknolojiyi açmak istiyoruz. Akıllı arabaların da bu teknolojiye çok ihtiyacı olacak. Yeni nesil bir konumlama sisteminden bahsediyoruz. Bunun yanında bağımsız bir şekilde kullanmanız da mümkün. Küresel konumlama sistemini uçaklar da kullanıyor deniz araçalrı da kullanıyor.
Bu yatırım, çok stratejik olduğu için böyle bir yöne yöneldim. Hızlıca inşa edilmesi gerekiyor. Bağımsızlığımız ve egemenliğimiz açısından çok kritik.
CEZERİ PROJESİNDE SON DURUM NE?
Tümüyle otomobilin yerini almayacak. Öncelikle sportif maksatlarla kullanılacak. Uçan araba dediğimiz araçların çok emniyetli ve çok yüksek otonomiye sahip olması gerekiyor. Biz bunun kavramsal prototipini kullandığımızda 10 yıl içinde gelecek demiştik. Ama bugünden çalışıyoruz ki o gün geldiğinde geri kalmış olmayalım. Bütün bu ileri düzey otonomi teknolojisi; bu gelişmelerin hepsi bir anlamda uçan arabalara hizmet ediyor.
BAYRAKTAR TB-3, ANADOLU GEMİSİ İLE NE ZAMAN BULUŞACAK?
(ABD ve İsrail ilk biz yapacağız demesi, Selçuk Bayraktar’ın da ‘yarış olacak’ sözleriyle meydan okuması) Denemelere başlayacak, sonra hızlı bir şekilde envantere girecek. Testi yapıldı, ABD tarafından. Biz henüz test yapmadık. İlk göreve kim başlayacak, yarış devam ediyor. İsrail’de gelişme oldu mu, ondan haberim yok.